Faydalı Bağlantılar

İzleyiciler

13 Mart 2011 Pazar

Postmodernizm ve Roman

Postmodernizm ve Roman

Postmodernizm sözcüğü ilk defa 1930'lu yıllarda görülmüştür. 1950'lilerde Anglo-Amerikan edebiyat eleştirisine girip, 1960'lardan sonra yaygınlaşmıştır. Modernite sonrası, sadece edebiyat alanında değil öteki sanat dalları başta olmak üzere hayatın her köşesini kapsayan bir "akım" haline gelen bir kavramdır.

Postmodernizmin kendinden önceki akımlar gibi net bir bildirgesi yoktur, zira eklektizm en önde gelen yönlerinden biridir ve pastish yöntemiyle önceki akımların bazı özelliklerini tek bir 'eser'de ironik olarak kullanabilir. Ayrıca postmodernizmle fert daha da ön plana çıkmıştır. İsmail Çetişli postmodernizm ilgili nitelikleri aşagida oldugu şekilde siralamiştir:

1. Rasyonalizm, pozitivizm, liberalizm, kapitalizm, marksizm, vb. bütün ideoloji ve felsefelere karşi olmak.
2. Modernizm ve değerlerine karşı sorgulayıcı bir tavır almak.
3. Evrensel bütünlük yerine her tür çoğulculuktan yana olmak.
4. "Her şey gider" felsefesini ilke edinmek.
5. Her alanda tam bir eklektizm anlayışı sergilemek.
6. Gelenek-modern, yüksek kültür-kitle kültürü, sağ-sol, şimdi-geçmiş gibi kutupluluk ortamında olmak.
7. Her alanda 'kural, düzen, ilke, yasa, adetlere karşi bozucu, ihlal edici bir tavir sergilemek.
8. Aşiri görecelik tavri benimsemek.
9. Tek bir gerçek, tek bir anlam vardır değil, çok gerçek ve anlam vardır, düşüncesinde hareket etmek.
10. İronik olmak.
11. Milli ve evrensel kültür anlayışını reddedip çoğulcu kültür görüşünü benimsemek.
12. Dine karşi olumlu bir tavir almak.
13. Geçmişin kendi şartlarina uygun bir şekilde yaşatilmasini istemek.
14. Geçmişle hal arasindaki lari koparmamak.
15. Gerçekliğin yerine imajı koymak.
16. Sentez ve bütünleşmenin yerine parçayi veya parçalanmayi ikame etmek.

Oldukça zihin karıştırıcı ve üstünden süreç geçmemiş bir akım olan postmodernizmi bu şekilde maddelemek yetersiz olup yanlışlıklar içerebilir; ancak akılda net tanımların belirmesi için gerekli görülebilir. Postmodernizmde öne sürülenlerden biri gündelik gerçekliğin yetersiz bulunup daha alt katmanda asıl gerçekliği aranma iddiasıdır. Yalnız bu gerçeklik kurmacayla içiçedir ve çoğu zaman da kafa karıştırıcıdır.

Dikkati en fazla çeken yönlerinden biri içerikteki parçalanmışlığı kullandığı parçalanmış tekniklerle paralelleştirmesidir.Yalnız bu durum sanatsevere bütünlük duygusunu vermek için yapılmaz. İroninin yanında parodi de kullandığı belirgin yöntemlerden biridir.

Postmodern romanda ise yazar okuyucuya sürekli bir oyunun içinde olduğunu hatırlatır; daha önceleri teknik bir hata olarak görülen yazarın kendini belli etmesi bilhassa kullanılır. Kısaca okur da romanda aktif görev alır, zaman zaman onun tamamlaması gereken açıklıklar bırakılmıştır özellikle eserin sonunda. Bu gerçek okur kitlesinin dışında yazarın romanın içinde yer verdiği değişik okuyucular da vardır, bu okurlar romanda tıpkın bir yazar gibi anlatıcı görevini zaman zaman üstlenirler.

Esasında kitabı yazan kişi kendin biraz daha karanlıkta bir yer seçer yani, "varsayılan" yazardır artık. Bu geleneksel edebiyatta rastlanmayan bir durumdur. Sonuç itibariyle postmodernizm, tıpkı modernizmde olduğu gibi rahatlıkla sistematize edilemeyecek bir akımdır diyebiliriz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ders,plan,proje,performans,ödev