Felsefe dersi ortaöğretim kurumlarının zor ve pek istenmeyen derslerinden
biridir. Herkes felsefenin hayatta çok önemli olduğunu kabul etmesine karşın, bu
disiplinin ders olarak verilmesinde çok sağlam durmaz. Ders saatleri ile oynanacağı veya ders kaldırılacağı zaman ilk göze çarpanlardan biri Felsefe dersi olur. Zaten
şu anda ortaöğretimde çok az öğrenci bu dersi almaktadır.
Felsefeyi böylesine zor ve sevimsiz yapan, felsefenin özü değil, dersin içeriğinin bir sistematik felsefe ve felsefe tarihi haline getirilmiş olmasıdır. Öğrenci
çok teorik ve güncel hayatla çok bağlantılı olmayan çoğu kez birbiriyle çelişik fikirleri hafızasına doldurmakta, bunları beyninde sindirememekte ve öğretmenler
de öğrenmeyi kontrol ederken felsefenin düşüncede meydana getirmesi gereken
değişiklikleri değil, sadece teorik bilgileri ölçmeye çalışmaktadırlar.
Bugüne kadar
felsefeyi basitleştirmeye ve çocukların da anlayabileceği şekle getirme (Sofi’nin
Dünyası gibi) çalışmaları da pek başarılı olamamıştır.
Felsefe, matematik gibi insan zihnini ana motorlarından biridir; bu çalışmazsa veya kötü, yanlış çalışırsa insan eleştirel düşünemez ve sağlıklı kararlar veremez.
Ama nedense Matematik ve Felsefe gibi bu ana motoru ayarlama ve geliştirme
dersleri
01. Moleküllerin Polaritesi ve Dipol Moment Bir molekülün yük dağılımı ve şekli molekülün polaritesini belirler. İki atom arasında oluşabilecek bağlardan birisi de kovalent bağdır. Bu kovalent bağ iki atomun ortaklaşa kullandığı bir çift elektron sayesinde oluşur. Bu bağ elektronları elektronegativiteleri birbirinden farklı olan atomlar tarafından farklı kuvvetlerde çekilir. Örneğin HF bileşiğini inceleyecek olursak florun elektronegativitesi hidrojen atomundan daha büyük olduğu için bağ elektronları flor atomu tarafından daha fazla çekilecektir. Bu sebepten flor atomunun olduğu yer negatif yükleri toplayacaktır. Pozitif yükler ise hidrojen atomunun olduğu kısımda toplanacaktır.
Böyle molekülün negatif ve pozitif uçlarının birbirinden ayrıldığı moleküllere polar moleküller denir.
H2, Cl2, N2 gibi diatomik moleküllerde elektronegativite farkı olmadığı için bağ elektronlar iki atom tarafından eşit miktarda çekileceği için polarlıktan söz edilemez. Bu nedenle bu bileşikteki bağ apolar kovalent bağdır.
Bu açıklamalardan sonra elektronegativiteleri birbirinden farklı atomlardan oluşan her molekül polar mıdır sorusu akıllara gelir. Bu soruyu cevaplıyabilmek için dipol ve dipol moment kavramlarını açıklamak gerekmektedir.
Aynı büyüklükteki iki zıt yük belli bir mesafe ile ayrıldığı zaman bir dipol oluşur. Dipolün büyüklüğü dipol moment ile ölçülür ve µ ile gösterilir. Aralarında r mesafesi bulunan eşit
büyüklükteki Q+ ve Q- yükleri için dipol moment;
µ=Qr formülü ile ifade edilir.
Formülden anlaşılacağı gibi yüklerin büyüklüğü arttıkça yükler arasındaki mesafede artacaktır. Moleküllerin dipol momentleri genellikle debye (D) olarak verilir ve 1 D, 3.34x10-30 Coluomb metre ye eşit olan bir birimdir. Moleküller için yük, elektron yükü birimi e ile ölçülür.
Aralarındaki uzaklık 1.00 Å ve yük yoğunluğu 1.60x10-19 C olan bir molekülün dipol momenti şu şekilde hesaplanır.
µ=Qr = (1.60x10-19 C) x (1.00 Å )x (10-10m /1 Å) x (1D/ 3.34x10-30 Coluomb metre)
µ= 4.79 D
Polar bir kovalent bağda yük dağılımdaki farklılık dipol moment ile verilir. Dipol moment vektörel bir büyüklüktür.
Bir molekülün polar yada apolar olduğunu belirleyen temel etmenlerden olan elektronegatiflikten sonra molekülün geometrisi gelir. Bunu örneklerle açıklıyabiliriz.
CO2 molekülünü ele alacak olursak başlangıçta baktığımızda C-O elektronegativiteleri birbirinden farklı iki atom olması nedeniyle bu molekülün polar bir molekül olması beklenir. Bu elektronegativite farkı bağ elektronlarının oksijen atomuna doğru kaymasına ve bağ momenti oluşmasına neden olur. Fakat bu iki bağ momenti eşit büyüklükte ve zıt yönde olduklarından birbirlerini yok ederler ve sonuçta molekülün momenti 0 olur.
Bu nedenle de polar olması beklenen molekül apolar olur. CO2 nin apolar bir molekül olması onun Lewis yapısına dayalı VSEPR kuramına göre doğrusal bir yapıda olduğunu gösterir.
Diğer bir örnek ise BF3 molekülüdür. Burada atomlar arasında elektronegativite farkı olduğundan dolayı bağlar polardır. Fakat aralarında 120º açı olan eşit büyüklükteki üç kuvvetin bileşkesi O olduğu için bu molekülde apolardır.
CCl4 ve CH4 örneklerinde de aralarındaki açı eşit 109.5° dir. Aralarındaki açıları eşit olan farklı yönlerdeki dört eşit kuvvetin bileşkesi 0 dır ve bu bileşik apolardır.
H2O molekülü polardır. Bu demektir ki su molekülünün yapısı doğrusal değildir. Oksijen atomu üzerindeki bağ yapmayan elektronlar bulunmaktadır. Bağ
İslam alemi için önemli bir yere sahip olan Kelime-i Tevhid Peygamberimiz aleyhisselam ‘Cennetin anahtarı’ dediği kelimedir. 'Bir şeyin bir ve tek olduğunu kabul etmek' anlamını taşıyan Kelime-i Tevhid çekmenin faziletleri oldukça fazladır. Sık sık tekrar edilmesi gereken Kelime-i Tevhid, Kelime-i Şehadet ile sıklıkla karıştırılmaktadır. Kelime-i Tevhid ne demek ve nasıl çekilir? Kelime-i Tevhid anlamı, okunuşu ve yazılışı ile ilgili konu hakkında detaylı bilgi almak için içeriğimize göz atabilirsiniz.
Kelime-i Tevhid Arapça bir kelimedir ancak bütün insanlara
Omurgalı hayvanlar nelerdir , iskelet sistemlerinde omurgaları olan hayvanlardır. Bu omurgalar, vücudu destekler ve hareket için bir çerçeve görevi görür. Omurgalı hayvanlar arasında balıklar, amfibiler, sürüngenler, kuşlar ve memeliler gibi çeşitli gruplar bulunmaktadır. Balıklar, suda yaşayan omurgalı hayvanlardır. Solungaçları sayesinde solunum yaparlar ve yüzgeçleri sayesinde yüzerek hareket ederler. Balıklar, çevrelerindeki suyu süzerek beslenirler. Omurgalı hayvanlar arasında en eski ve en yaygın grup balıklardır. Amfibiler, hem su hem de karada yaşayan omurgalı hayvanlardır. Sıcak ve nemli ortamlarda yaşarlar. Solungaçları sayesinde solunum yapabilirler, ancak suyu terk ettiklerinde akciğerleri de kullanabilirler. Amfibiler, genellikle küçük omurgalı hayvanlardır ve beslenmeleri için böcekler, solucanlar ve diğer küçük hayvanları avlarlar. Sürüngenler, karada yaşayan omurgalı hayvanlardır. Pullarla kaplıdırlar ve vücutlarını kurutucu etkilerden korumak için özel bir deriye sahiptirler. Sürüngenler, genellikle etobur hayvanlardır ve küçük memeliler, kuşlar ve diğer sürüngenlerle beslenirler. Bazıları zehirli olabilir. Kuşlar, uçabilen omurgalı hayvanlardır. Tüylü vücutları ve kemikli kanatları sayesinde havada hareket ederler. Kuşlar, sıcak kanlı hayvanlardır ve yüksek metabolizmaları nedeniyle sürekli olarak beslenmeleri gerekir. Besinleri arasında tohumlar, böcekler, balıklar ve diğer küçük hayvanlar bulunur. Memeliler, sıcak kanlı omurgalı hayvanlardır ve anne sütüyle beslenen yavruları doğururlar. Memelilerin çoğu karada yaşar, ancak bazıları suda veya havada yaşar. Memeliler, etobur, otobur veya hem etobur hem de otobur olabilirler. İnsanlar da memeliler arasındadır. Omurgalı hayvanlar, dünya üzerindeki tüm canlıların yaklaşık %5’ini oluşturur. Bu hayvanlar, dünyanın her bölgesinde ve çeşitli ortamlarda bulunabilirler. Omurgalı hayvanlar, çevremizdeki doğal dünyanın önemli bir parçasıdır ve birçok insan için de büyük bir ilgi kaynağıdır. Omurgalı hayvanlar, doğanın tüm canlıları arasında en gelişmiş sinir sistemine sahip olanlarıdır. Beyinleri, vücutlarının diğer tüm organlarıyla sürekli iletişim halinde çalışır ve karmaşık davranışlar sergilemelerini sağlar. Omurgalı hayvanların çoğu, diğer canlılara kıyasla daha uzun yaşar ve üreme döngüleri daha karmaşıktır. Ancak, insan faaliyetleri nedeniyle birçok omurgalı hayvan türü tehdit altındadır. İnsanların doğal yaşam alanlarını yok etmesi, kirlilik, avlanma ve ticareti, omurgalı hayvanların sayısını azaltmaktadır. Bunun sonucunda, bazı türler tükenme tehlikesiyle karşı karşıyadır ve koruma altına alınmaları gerekmektedir. Omurgalı hayvanlar, insanlar için de büyük bir öneme sahiptir. Besin kaynakları, evcil hayvanlar, hayvanat bahçeleri ve bilimsel araştırmaların yanı sıra, doğal çevrenin korunması ve ekosistemlerin sürdürülebilirliği açısından da büyük bir değer taşırlar.
Omurgalı Hayvanların Genel Özellikleri Nelerdir ?
Omurgalı Hayvanlar Nelerdir
Omurgalı hayvanlar, iskelet sistemlerinde omurgaları olan hayvanlar olarak tanımlanır. Bu omurgalar, vücudu destekleyerek hareket için bir çerçeve görevi görür. Omurgalı hayvanlar arasında balıklar, amfibiler, sürüngenler, kuşlar ve memeliler gibi çeşitli gruplar bulunmaktadır. Omurgalı hayvanların genel özellikleri arasında, karmaşık sinir sistemleri, gelişmiş beyinleri ve çevreye uyum
Kartografya ağı nedir, coğrafi verilerin toplanması, işlenmesi, depolanması, analizi ve dağıtımı için kullanılan bir ağdır. Bu teknolojinin nasıl çalıştığını ve coğrafi bilgi sistemleri (CBS) ile nasıl ilişkili olduğunu bakalım.
Kartografya ağı, coğrafi verilerin toplanması ve depolanmasında kullanılan donanım, yazılım ve iletişim teknolojileri kümesidir. Bu teknolojiler, coğrafi verilerin toplanmasını kolaylaştırır, bu verileri depolar, yönetir ve analiz eder, ardından dağıtır. Kartografya ağı, CBS ile yakından ilişkilidir. CBS, coğrafi verilerin toplanması, depolanması, yönetimi ve analizinde kullanılan bir yazılım sistemidir. CBS, coğrafi verileri haritalama ve görselleştirme yeteneği de dahil olmak üzere birçok işlemi gerçekleştirir. Kartografya ağı, coğrafi verilerin toplanması ve analizi için birçok farklı teknolojiyi kullanır. Bunlar arasında küresel konumlandırma sistemleri (GPS), lazer tarama (LiDAR), hava fotoğrafçılığı ve uzaktan algılama yer alır. Bu teknolojiler, coğrafi verileri hassas bir şekilde toplamak ve analiz etmek için kullanılır. Kartografya ağı, birçok farklı uygulama için kullanılabilir. Bu uygulamalar arasında şehir planlaması, arazi kullanımı planlaması, ormancılık, madencilik ve telekomünikasyon yer alır. Kartografya ağı, bu uygulamalar için coğrafi verilerin toplanmasını, yönetimini ve analizini kolaylaştırır. Kartografya ağı, coğrafi verilerin toplanması, yönetimi ve analizi için kullanılan bir ağdır. CBS ile yakından ilişkilidir ve birçok farklı uygulama için kullanılabilir. Bu teknoloji, coğrafi verilerin daha hassas bir şekilde toplanmasını ve analiz edilmesini sağlar. Kartografya ağı, coğrafi verilerin kullanımını kolaylaştırır ve birçok farklı endüstride faydalıdır. Örneğin, şehir planlaması ve arazi kullanımı planlaması için, kartografya ağı coğrafi verilerin toplanmasını ve analizini kolaylaştırarak daha iyi kararlar alınmasına yardımcı olabilir. Ormancılık endüstrisi için, kartografya ağı, ormanlardaki ağaç türlerini, hastalık ve zararlıların yayılımını ve ormancılık faaliyetlerinin etkisini izleme ve yönetme konusunda yardımcı olabilir. Madencilik endüstrisi için, kartografya ağı maden sahalarının haritalanmasını ve maden çıkarma faaliyetlerinin etkisini izleme konusunda faydalıdır. Telekomünikasyon endüstrisi için ise, kartografya ağı, telekomünikasyon şebekelerinin planlanmasında ve yönetiminde faydalı olabilir. Kartografya ağı, coğrafi verilerin toplanması, işlenmesi ve dağıtımı için birçok farklı teknolojiyi kullanır. Bu teknolojiler arasında GPS, LiDAR, hava fotoğrafçılığı, uzaktan algılama ve CBS yazılımı yer alır. Bu teknolojiler, coğrafi verilerin daha hassas bir şekilde toplanmasını ve analiz edilmesini sağlar. Kartografya ağı, ayrıca coğrafi verilerin güncellenmesi ve dağıtılması için de önemlidir. Coğrafi veriler, zamanla değişebilir ve güncellemeleri gerekebilir. Kartografya ağı, coğrafi verilerin güncellenmesini ve dağıtılmasını kolaylaştırır.
Kartografya Ağı Nasıl Hesaplanır ?
Kartografya Ağı Nedir
Kartografya ağı, coğrafi verilerin birbirleriyle olan bağlantılarını ve aralarındaki mesafeleri temel alarak hesaplanır. Bu ağ, birçok farklı faktöre bağlı olarak hesaplanabilir. Bu faktörler arasında coğrafi verilerin hassasiyeti, toplam alan, coğrafi verilerin yoğunluğu ve ağın kullanım amacı yer alır. Kartografya ağı hesaplanırken, coğrafi verilerin toplanması ve işlenmesi adımları kullanılır. Bu adımlar, coğrafi verilerin doğru bir şekilde
