Faydalı Bağlantılar

İzleyiciler

Çalışır etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Çalışır etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Mayıs 2011 Perşembe

Benzinli Motor Nasıl Çalışır

Etrafınıza şöyle bir bakın, ne kadar çok araba var değil mi? Bir de arada sırada at arabaları veya faytonları görebilirsiniz günlük yaşantınızda. Bir at arabasının gitmesi, onu çeken at sayesinde oluyor. Otomobilinize ise benzin koyuyorsunuz ve basıyorsunuz gaza, gidiyorsunuz istediğiniz yere. Nasıl oluyor bu? Çağımızın buluşu olan motorlar sayesinde.

Sizin için, çoğu otomobilde kullanılan benzinli motorlara daha yakından bakacağız bu sefer. Acaba nasıl oluyor da koyduğunuz benzin tekerleri döndürüyor. 

İÇTEN YANMALI MOTORLAR
Otomobillerin motoru içten yanmalı motorlardır. Nedir peki bu içten yanmalı motorlar? Bu sorunun cevabını vermeden önce dıştan yanmalı motor nedir onu anlatayım size.

Tork Konverter Nedir? Nasıl Çalışır?

Manuel yani düz vites kullanan otomobillerde vites değiştirirken debriyaj kavraması ile motorun boşa alınması gerekir. Otomatik vitesli araçlarda ise, motor ile bağlantıyı kesecek bir debriyaj kavraması bulunmadığından tork konverteri kullanılır. Türbin, stator, pompa ve şanzıman sıvısı(transmission fluid)

28 Mart 2011 Pazartesi

TCS (ASR) Nasıl? Çalışır

Otomobil firmalarına göre adı TCS veya ASR olarak farklılık gösterse de işlevi aynıdır: Aracınızın tekerlerinin patinaj yapmasını önlemek. Kısaca “Anti Patinaj Sistemi” olarak bilinen TCS’nin sürüş güvenliğine katkısı büyüktür.



TCS sistemlerine yakından baktığımız bu yazımızda, hangi parçalardan oluştuğunu ve çalışma prensibini size anlatmaya çalışacağız.

TCS NE DEMEKTİR?

Laser Yazıcı Nasıl Çalışır

Matbaa makinesinin icadından sonra çok şeyler değişti. Ama insanların yazılı dökümanlara olan ihtiyacı galiba pek değişmedi. Günümüz teknolojisi bize o kadar geniş imkanlar sunuyor ki neredeyse kendi kitabımızı evimizde basabilecek hale geldik.

Bu yazımda sizlere yazıcılar teknolojisinin en gelişmiş ürünleri olan laser yazıcılardan bahsetmek istiyorum.



NEDİR BU LASER?
Herşeyden önce şu laser nedir ona bir bakalım. Fazla kafanızı karıştırmadan ve detaya girmeden yüzeysel olarak anlatacağım.
Bir ucu tam yansıtıcı diğer ucu yarı yansıtıcı olan iki aynaya sahip bir tüpün içine gaz, sıvı veya katı bir madde doldurulmuştur. Bu maddenin atomlarına bir enerji verilir. Bu enerji dışardan ışık verme, elektrik akımı geçirme veya kimyasal yollardan elde edilmiş bir enerji olabilir.

Zippo Çakmak Nasıl Çalışır

En eski ve bilinen çakmak markası nedir diye sorsak ve aynı zamanda rüzgardan etkilenmeyen bu çakmağın adını bize söyler misiniz desek. Çoğunuz tabi ki ZIPPO diyecektir.

Bu defa ZIPPO çakmağın nasıl çalıştığını ve onun hakkında merak ettiklerinizi inceleyeceğiz.


HANGİ PARÇALARDAN OLUŞUR
Bir Zippo çakmağı elinize aldığınızda ana olarak iki parçadan oluştuğunu görürsünüz. Bunlar çakmağın iç ve dış kısımlarıdır.
İç kısıma baktığınızda, benzin tutucu pamuk, fitil ve çakmak taşını görürsünüz. Pamuk benzini içinde emip burada tutar. Fitil ise pamuğun içine kıvrılarak yerleştirilmiştir ve bir ucu dışarıda çakmak taşının yanındadır. Çakmak taşından çıkan kıvılcımlar bu fitilin ucunu tutuşturur.
Dış kısım ise adı üstünde iç kısmı barındıran ve koruyan muhafazadır. Çakmağa görüntüsünü kazandıran dış kısmıdır. Bu kısım metalden oluşur. Gümüş ve altın kaplama olarak bazı modelleri de vardır.
,

Kilit Nasıl Çalışır

Hepimizin cebinde en azından bir tane anahtar vardır. Evimizin anahtarı, otomobilimizin anahtarı gibi. Bunların bizden başka birisi tarafından açılmasını ve kullanılmasını istemeyiz tabi ki. O yüzden hepsine ait bir kilit vardır. Onu açacak anahtarın sadece bizde olduğu bir kilit.

Bu seferde, basit ama vazgeçilmez aletlerden biri olan kilidi anlatacağım sizlere. Basit diyorum, çünkü nasıl çalıştığını öğrenince eminim sizde benimle aynı fikirde olacaksınız. 


MISIRDAN GÜNÜMÜZE
Bugünkü modern kilitlerin ilk örnekleri diyebileceğimiz kilitler, bundan 4000 yıl kadar önce Mısırda kullanılmıştır. Tahtadan yapılmış bu kilitlerde de tıpkı günümüzdekiler gibi pimler bulunuyordu. Anahtar kilide sokulup, yukarı kaldırılınca anahtarın ucundaki pimler, lokmanın içinden sarkan pimleri yukarı doğru kaldırıyordu. Bu sayede sürgü hareket ettirilip kapı açılabiliyordu.
Ama o kilitler biraz büyüktü; 60 cm kadar olabiliyordu. Tabi ki anahtarı da büyüktü bunların. Taşıması biraz zor olsa gerekti.
Sizlere kilidin tüm tarihçesinden bahsetmeyeceğim. Mısır kilitlerinden bahsetmemin sebebiyse, modern kilitlerin atası sayılabilecek bir kilit çeşidi olmasıdır. Aşağıdaki resimler sizlere Mısırlıların kullandığı kilitler konusunda bir fikir verecektir.
Mısırlıların kullandığı kilitler bugünkü pimli kilitlerin ilk örnekleridir
 
MODERN KİLİTLER
Günümüzde kullanılan kilitlerin ilk örneği 1848 yılında Linus Yale tarafından yapılmıştır.
Bu tür kilitler çok değişik şekillerde ve boyutlarda olabilirler. Ama benim size anlatacağım tip kilit, hepimizin evinin kapısında bulunan klasik pimli kilitler olacak.
Bu kilitler adını içinde bulunan pimlerden alırlar. Düşey doğrultuda, aynı hizada alt pim, üst pim ve yay bulunur. Alt ve üst pimler birbirinden bağımsızdır. ( Mesela üst üste iki tane mum koyduğunuzu düşünün) Birbirlerine yapışık değillerdir. Doğru anahtarı kilide soktuğunuzda, anahtarın üstündeki çentikler vasıtasıyla, yayların ittiği pimler aşağı yukarı hareket ederler. Anahtar kilide tamamen girdiğinde ise, alt ve üst pimlerin birleşim noktaları aynı hizadadır. Bu durumda silindir blok ana gövde içerisinde rahatlıkla dönebilir.
Yukarıda doğru anahtarı soktuğumuzda kildin nasıl çalıştığını gördünüz. Şimdi de isterseniz yanlış anahtar sokulursa ne olacak, ona bir bakalım!
Gördüğünüz gibi yanlış anahtar pimlerin doğru şekilde dizilmesini engellemiştir. Bu durumda anahtar kilidi açmayacaktır.
Siz siz olun anahtarınıza sahip çıkın. Gördüğünüz gibi doğru bir anahtar, evinizin veya arabanızın kapısını rahatlıkla açabilir!
 
 

6 Mart 2011 Pazar

Tükenmez Kalem Nasıl Çalışır

Tükenmez Kalem Nasıl Çalışır

Çoğumuz zannederiz ki, hayatımızın bir parçası olan tükenmez kalem son yılların bir icadıdır. Halbuki tükenmez kalemin ilk modeli 1880 yıllarında ortaya çıkmıştır.

Söyle Nasıl? ‘da bu sefer sizlere bir tükenmez kalemin yapısını ve nasıl çalıştığını anlatmaya çalışacağım. Birazcıkta tarihçesinden bahsetsem fena olmaz değil mi?






NASIL ÇALIŞIR?
Tükenmez kalem mürekkep dolu bir tüp ile (genellikle ince plastik bir tüp) bunun ucuna monte edilmiş bir bilyeden oluşur. Bilye kalemin ucundaki sokete sıkıca oturmuştur. Bilye sadece kağıdın üstüne akacak kadar mürekkebin akmasına izin verir.
Tükenmez kalem kağıt üstünde hareket ettikçe, bilye yuvası içinde döner. Bu dönme ile tüpten aldığı mürekkebi kağıdın üstüne taşır. Böylelikle istediğinizi yazmış olursunuz (veya çizmiş). Tükenmez kalemin mürekkebi, dolmakalem mürekkebinden farklıdır. Daha kıvamlı bir mürekkep olup, boyama gücünü artırıcı, kayganlaştırıcı, koyulaştırıcı ve kurutucu maddelerle takviye edilmiştir.

Antifriz Nedir - Antifriz Nasıl Çalışır

Antifriz kelimesi çoğunuza otomobilleri çağrıştırdı değil mi? Yanılmadınız tabi ki. Otomobillerin bakım zamanlarında , özellikle kış bakımlarında kontrol edilmesi gerekenlerin başında geliyor antifrizler.

Bu yazımızda antifrizlerle ilgili olarak sizleri bilgilendirmek istiyoruz. Tabi bu arada otomobillerden ve motorlardan da biraz bahsedeceğiz. 

MOTORLARDA SOĞUTMA SİSTEMLERİ NEDİR? Konunun başında antifriz kelimesinin anlamını söylemek istiyorum. Kökeni İngilizce "antifreeze" olan kelime Türkçe'ye "donmayı önleyici" olarak çevrilebilir. Buradan da anlaşılacağı gibi antifrizler içten yanmalı motorlarda, soğutma sistemiyle ilgili olarak görev yaparlar. (İçten yanmalı motorlarla ilgili olarak benzinli ve dizel motor sayfalarımıza bakabilirsiniz)
Araç motorlarının hepsi içten yanmalı motorlardır. (Elektrik veya güneş enerjisiyle çalışanlar hariç) Yakıt motorun içinde yandıkça bir enerji açığa çıkar. Bu enerjinin bir kısmı hareket enerjisine bir kısmı ise ısı enerjisine dönüşür. Burada ortaya çıkan sıcaklık motorların 1600 dereceye (C) kadar ısınmalarına sebep olabilir. Fakat bu yüksek sıcaklıklar motorların çalışması için elverişli değildirler. Aşırı ısınma sonucu motorun içindeki yağ tabakası işlevini yitirir ve görev yapamaz hale gelir. Bu da motor parçalarının hasar görmesi demektir.
İşte bu yüzden motorların aşırı ısınmalarını önlemek için soğutma sistemleri geliştirilmiştir. Şimdi soğutma sistemlerine göre motor çeşitlerine bir göz atalım.
Su Soğutmalı Motorlar:
Bu tip motorlarda motor bloğunun çevresi su gömleği denilen odacıklarla çevrelenmiştir.

Ampul Nasıl Çalışır?

Işık sistemlerinin icadından önce, güneş battıktan sonraki ışık ihtiyacı insanlar için büyük bir sorun olsa gerekti. Tabi ki mumlar, meşaleler, gaz lambaları gibi ilkel ışık sistemleri kullanılıyordu. Ama sizi o yıllara götürseler herhalde ampulsüz bir dünyaya pek de sabredemezdiniz. Ampulün icat edilmesinden bugüne ışık sistemleri çok değişti. Desem ki size ampuller pek değişmedi. Çokta yalan söylemiş olmam galiba.

Bu yazımda en basit ışık sistemi olan ampulleri anlatmaya çalışacağım. Fakat benim anlatacağım, hepimizin evinde bulunan klasik akkor telli ampuller. Ampullere çok daha yakından bakmak isterseniz devam edin! 


NASIL ÇALIŞIR?

Telgraf Nasıl Çalışır?

Fazla söze gerek yok. Telgraf kiminiz için bir nostalji artık. Günümüz iletişim teknolojisinin yanında telgraf sözü artık bizlere geçmişi hatırlatıyor galiba. Fazla değil, 100-130 sene öncesine gittiğinizi hayal edin. Şehirleri, insanları birbirine bağlayan yegane iletişim aracının telgraf olduğu bir zaman bu. Ne internet, ne televizyon ne de telefon var. Tabi ki o zamanlar mektuplar da bir iletişim aracıydı, ama telgraf ilk elektrik akımıyla çalışan iletişim aracı olarak tarihte yerini almıştır.

Telgrafları anlatacağım bu sefer. Telgraf tarihçesi ve Mors alfabesi hakkında bilgi vermeye çalışacağım.

TELGRAFIN TARİHÇESİ
Telgraf elektrik akımını kullanan ilk haberleşme aracı olması ile önem kazanır. O zamanlarda, haberleşmek için telgrafa alternatif sadece mektuptu.
1830 lu yıllarda elektrikle haberleşme sistemi için gerekli tüm öğeler hazırdı: Elektrik akımı, manyetizma ve elektromanyetizma. Şimdi tüm bunları birilerinin birleştirip, haberleşmeyi sağlayacak sistemi geliştirmesi gerekiyordu.
1830 yılında Amerikalı Joseph Henry (1797-1878), elektrik akımını teller vasıtasıyla uzaklara taşıyıp, oradaki bir zili çalıştırdı. Zil bir elektromıknatısa bağlıydı. Bu elektrikli telgrafın doğuşuydu.
1832 yılında Amerikalı ressam Samuel Morse, bir yolculuk sırasında kendisine elektro mıknatıstan söz eden bir yolcuyla tanışmıştı. Telgraf üstünde zaten çalışmaları olan Morse, bu sefer elektro mıknatıslı telgraf için çalışmaya başladı.
1835 yılında, Morse ilk elektromıknatıslı telgrafını yaptı. O telgrafta bulunan elektromıknatısa başlı bir kalem vardı. Bu kalem kağıt bir şerit üzerine elektro mıknatıstan aldığı hareketle zig zag çizgiler çiziyordu. Bu sistem pek başarılı değildi.
Samuel Morse (1791-1872)
Daha sonra Morse ve yardımcısı Vail bunu geliştirdiler. Nokta ve çizgilerden oluşan bir kodlama sistemi ortaya çıkardılar. Bu kodlama sistemi, daha sonra tüm dünyada kabul gören Mors alfabesiydi.
O yıllarda telgraf en popüler iletişim aracı oldu. İlk telgraf hattı ise 1843 yılında Washington, D.C. ile Baltimore, Maryland arasına çekildi. 

NASIL ÇALIŞIR?

Hoparlör Nasıl Çalışır

Radyo Türkiye'ye ilk geldiği zamanlar, insanlar inanamamış bu garip kutunun içinden ses nasıl çıkıyor diye. Kimileri içinde ufak insanlar var zannetmiş. Tabi ki günümüzde böyle zannedeler yoktur. Ama hal sesin nasıl çıktığını merak edenler vardır zannediyorum. Bu yüzden size bugün hoparlörlerden bahsedeceğim.

Hoparlörün nasıl çalıştığını anlamadan önce, sesin nasıl oluştuğuna bir bakalım.


SESİN OLUŞMASI
Çevremizdeki sesleri kulağımızla duyarız. Bir nesne titreştiği zaman ses dalgalarını oluşturur. Yani havanın da titreşmesi sonucu dalgalar oluşur. Bu ses dalgaları, hava vasıtasıyla nesneden uzağa doğru yayılır. Kulağımıza ulaşan ses dalgaları, kulak zarımızda titreşimlere neden olur. Beynimiz ise bu titreşimleri ses olarak algılamamıza neden olur.
Aslında kulağımızı bir mikrofona benzetebiliriz. Mikrofon gelen ses dalgalarını elektriksel sinyallere çevirir. Kulağımız ise beynimiz tarafından algılanan sinyallere dönüştürür. Mikrofonun oluşturduğu elektriksel sinyaller ise hoparlör tarafından sese çevrilir.
Kulağımızla duyduğumuz sesler farklı farklıdır. Bu farklılık ses dalgalarının frekansına ve genliğine bağlı olarak değişir.
Dalga frekansı: